BARINAKLAR SOKAK HAYVANLARININ YAŞAM ALANI DEĞİLDİR!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 23.12.2021 tarihindeki Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda belediye başkanlarına “Öncelikle sahipsiz hayvanların yerinin sokaklar değil, barınaklar olduğunu unutmamalıyız” şeklindeki beyanları açıkça hukuka aykırıdır.
Nitekim bu açıklamadan sonra medyada belediyelerin sokak hayvanı toplama haberleri gündeme gelmeye başlamıştır.
Öncelikle, sokak hayvanları olarak tabir edilen kedi ve köpeklerin, bizim gibi doğanın bir parçası olduğunu hatırlamak gerekir. İnsanoğlu tarafından, insan bakımına muhtaç hale getirilen, kentleşme ile beraber zaten yeşillik ve topraktan uzaklaştırılan, beton yığınları arasına sıkışan bu hayvanların tamamen doğadan koparılmasına yönelik bu söylemler çok ciddi hayvan hakkı ihlallerine yol açacaktır.
Bugüne kadar ısrarlı taleplerimize rağmen hayvan üretim çiftliklerinin kapatılmaması, hayvan sahiplerinin hayvanlarını sokağa bırakma gibi eylemlerine caydırıcı para cezalarının uygulanmaması bir yana, kanun değişikliği yapılırken bu taleplerimizin hiç dikkate alınmamasının faturası zavallı sokak hayvanlarına kesilmiştir. Sokak hayvanlarının popülasyon kontrolü için yıllardır ısrarla dile getirdiğimiz eş zamanlı kısırlaştırma seferberliği uygulanmamış, kanunen kısırlaştırma zorunluluğu bulunan ve görevini yapmayan belediyelere de herhangi bir yaptırım uygulanmamıştır.
Sokak hayvanlarının popülasyonunun artmasının sorumlusu, yasa değişikliği yaparken objektif değerlendirmeleri dikkate almayan, üretim çiftliklerini kapatmayan, sorumluluğunu yerine getirmeyen kurumlara yaptırım öngörmeyenlerdir!
Medyaya yansıyan bazı haberlerle bizim de yüreğimiz, o çocuklar ve aileleri kadar yanmaktadır. Tabi ki bu çocuklarımızın başına gelen üzücü olaylarla ilgili etkin soruşturmalar yapılmalı ve köpek sahipleri yargılanmalıdır. Ancak bu tarz münferit olayların faturası tüm sokak hayvanlarına kesilmemelidir.
Cumhurbaşkanının belediyelere verdiği talimatın hem Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere, hem de iç mevzuata aykırı olduğunu hatırlatmak isteriz.
2004 yılından beri yürürlükte olan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun, değişiklik tasarısı tartışılırken tüm hayvan hakları aktivistlerinin kırmızı çizgisi olan 6. madde; “Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bu hayvanların öncelikle söz konusu merkezlerde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır. Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır” demektedir.
Mevzuatımızda sağlık durumu iyi olan, kısırlaştırılan hayvanların alındıkları ortama bırakılmaları hususu net bir şekilde düzenlenmişken, bu maddeye aykırı olarak yapılan sağlıklı ve küpeli hayvanların toplanması ise yasaya açıkça aykırıdır.
Nasıl ki son yıllarda insanlar arasında saldırganlık had safhada olduğu için sokağa çıkma yasağı ilan edilmiyor ise münferit olaylar sebebi ile sokakta yaşayan hayvanların tümü saldırgan olarak yaftalanıp temel hakları ellerinden alınmamalıdır.
Sadece insan olduğumuz için doğadaki diğer canlıların yaşam hakkında söz sahibi olduğumuzu düşündüren üstenci bakış açısından kurtulmadıkça toplumsal barışın sağlanmayacağı da bir gerçektir.
Son olarak; Cumhurbaşkanı tarafından belediyelere verilen talimat, 1982 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 137. maddesine göre; kanunsuz emirdir. Anılan maddeye göre; “Kamu hizmetlerinde herhangi bir sıfat ve suretle çalışmakta olan kimse, üstünden aldığı emri, yönetmelik, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi, kanun veya Anayasa hükümlerine aykırı görürse, yerine getirmez ve bu aykırılığı o emri verene bildirir. Ancak, üstü emrinde ısrar eder ve bu emrini yazı ile yenilerse, emir yerine getirilir; bu halde, emri yerine getirenin sorumlu olmaz. Konusu suç teşkil eden emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine getiren kimse sorumluluktan kurtulamaz” denmektedir.
Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu olarak; öncelikle belediyelere kanunsuz emirlere uymalarının suç olduğunu, sokakta zor şartlarda yaşam mücadelesi veren hayvan dostlarımıza karşı yasaya aykırı eylemlerden kaçınmaları gerektiğini hatırlatarak, Cumhurbaşkanının bu talihsiz açıklamalardan bir an önce dönmesini talep ettiğimizi basına ve kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
BURSA BAROSU HAYVAN HAKLARI KOMİSYONU