BURSA BAROSU

BURSA BAROSU

BURSA BAR ASSOCIATION
  • Baro
    • Tarihçe
      • Tarihçemiz
      • Önceki Başkanlar
      • Önceki Kurullar
    • Başkan
    • Yönetim Kurulu
    • Disiplin Kurulu
    • Denetleme Kurulu
    • Türkiye Barolar Birliği Delegeleri
    • İlçe Temsilcilikleri
    • Bursa Barosu Personeli
    • Merkezler
      • Avukat Hakları Merkezi
      • Staj Eğitim Merkezi
    • Komisyonlar
    • Servisler
    • Baro Meclisi
    • Basın Kiti
  • Etkinlikler
    • Eğitim Merkezi
    • Tiyatro Advocato
    • Müzik Aktiviteleri
    • Spor Aktiviteleri
    • Ruhsat Törenleri
    • Söyleşiler
  • Gündem
    • HaberlerHaberler, Haber Arşivi ve İlgili Haber Fotografları
    • DuyurularBursa Barosu Duyuruları, Duyuru Arşivi ve Görseller
    • TBB DuyurularıTürkiye Barolar Birliği Duyuruları
    • Basın AçıklamalarıBasın Açıklamaları, Basın Açıklamaları Arşivi ve İlgili Fotograflar
    • Basında Bursa BarosuDijital ve Yazılı Basında Yer Alan Bursa Barosu Haberleri
    • Baro MedyaBaro TV, Bursa Barosu Dergileri, E-bültenleri ve Yayınlar
    • Sosyal Sorumluluk Çalışmaları
  • İletişim
    • İletişim Bilgileri
    • Banka Hesap Bilgileri
    • Baronet Online İşlemlerBelge Talebi - Aidat ödeme
    • Rehber
    • Bilgi Edinme Formu
    • Sıkça Sorulan Sorular
AVUKAT GİRİŞİ
AVUKAT GİRİŞİ
  • Baro
    • Tarihçe
      • Tarihçemiz
      • Önceki Başkanlar
      • Önceki Kurullar
    • Başkan
    • Yönetim Kurulu
    • Disiplin Kurulu
    • Denetleme Kurulu
    • Türkiye Barolar Birliği Delegeleri
    • İlçe Temsilcilikleri
    • Bursa Barosu Personeli
    • Merkezler
      • Avukat Hakları Merkezi
      • Staj Eğitim Merkezi
    • Komisyonlar
    • Servisler
    • Baro Meclisi
    • Basın Kiti
  • Etkinlikler
    • Eğitim Merkezi
    • Tiyatro Advocato
    • Müzik Aktiviteleri
    • Spor Aktiviteleri
    • Ruhsat Törenleri
    • Söyleşiler
  • Gündem
    • HaberlerHaberler, Haber Arşivi ve İlgili Haber Fotografları
    • DuyurularBursa Barosu Duyuruları, Duyuru Arşivi ve Görseller
    • TBB DuyurularıTürkiye Barolar Birliği Duyuruları
    • Basın AçıklamalarıBasın Açıklamaları, Basın Açıklamaları Arşivi ve İlgili Fotograflar
    • Basında Bursa BarosuDijital ve Yazılı Basında Yer Alan Bursa Barosu Haberleri
    • Baro MedyaBaro TV, Bursa Barosu Dergileri, E-bültenleri ve Yayınlar
    • Sosyal Sorumluluk Çalışmaları
  • İletişim
    • İletişim Bilgileri
    • Banka Hesap Bilgileri
    • Baronet Online İşlemlerBelge Talebi - Aidat ödeme
    • Rehber
    • Bilgi Edinme Formu
    • Sıkça Sorulan Sorular
  • ANA SAYFA
  • Gündem
  • HaberlerHaberler, Haber Arşivi ve İlgili Haber Fotografları

5 Nisan Avukatlar Günü: Bursa Barosu Başkanı Öztosun “Aadalet, devletin çıkarlarını korumak bahanesiyle haksızlık etmek değildir!”

 

Bursa Barosu, 5 Nisan Avukatlar Günü'nü deprem felaketinde kaybedilen, katledilen, hapsedilen avukatlara adadı. Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun, geçen yıl “Avukatlar Günü'nü kutla(ya)mıyoruz” demelerine sebep olan sorunların çözümü için somut bir tek adım atılmamışken, mevcut sorunların üzerine deprem felaketinin yarattığı çok ağır ve yeni sorunlar eklendiğini söyledi.

5 Nisan Avukatlar Günü nedeniyle Bursa Barosu'nca Adalet Sarayı Bayrak Alanı'nda tören düzenlendi. Bursa Barosu kurulları ile avukatların katıldığı tören, Başkan Av. Metin Öztosun'un YK genç temsilcileriyle birlikte Atatürk Anıtı'na çelenk sunmasıyla başladı. Bursa Büyükşehir Belediyesi Bandosu'nca çalınan İstiklal Marşı'nın ardından Bursa Barosu Başkanı Av. Metin Öztosun konuştu:

“Değerli meslektaşlarım;

5 Nisan Avukatlar Günü'nde, deprem felaketinde kaybettiğimiz on binlerce yurttaşımızın ve 121 meslektaşımızın acısını bir kez daha yüreklerimizde hissediyoruz. Hayatlarını ve yakınlarını kaybeden; evleri, ofisleri yıkılan meslektaşlarımızı bir an bile unutmadan; enkaz altından çıkarılan avukatlık cübbelerini yeniden giyebilecekleri, adalet mücadelesini kaldığı yerden sürdürebilecekleri bir ortamın sağlanabilmesi için bizler canla başla çalışmaya devam ediyoruz.

Mesleğimizin, geçtiğimiz yıl “Avukatlar Günü'nü kutla(ya)mıyoruz” dememize sebep olan sorunlarının çözümü için somut bir tek adım atılmamışken, mevcut sorunların üzerine deprem felaketinin yarattığı çok ağır ve yeni sorunlar eklenmiş durumdadır. Yaşanan afet sonrası depremden ağır şekilde etkilenen illerimizde avukatlık faaliyetini fiilen sürdürmek şimdi çok daha zor bir hale gelmiştir. Deprem bölgesindeki barolarımıza kayıtlı 17 bin 964 avukat ve 3 bin 762 stajyer avukat meslektaşımız, depremin sonuçlarından doğrudan etkilenmiş; 10 bine yakın meslektaşımızın ev ve/veya ofislerinde ağır hasar meydana gelmiştir.

Bu koşullar yanında, Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu yıl ülkemizin ve mesleğimizin içinde bulunduğu hukuki ahval ve şeraiti gözden geçirmek gerekirse;

2017 Anayasa değişikliğiyle devletin tüm kuvvetlerinin örtülü olarak yürütmede birleştiği;

TBMM'nin fonksiyon kaybının arttığı, yürütmeyi denetleme fonksiyonunu artık yapamadığı, hatta tamamen yürütmenin etkisine girdiği, yasama fonksiyonunun şekli bir hal aldığı;

sosyal medyanın linç, ihbar ve jurnal alanına dönüştüğü baskı ve yönlendirmelerle yargının ceza ve usul yasalarını alt üst eden kararlar verdiği;

Düşünce ve ifade özgürlüğüne, toplantı ve gösteri haklarına yönelik kısıtlamalar ve hukuka aykırı müdahalelerle ülkemizin daha baskıcı ve daha totaliter bir rejimin kıskacına alınmaya çalışıldığı;

Demokrasinin vazgeçilmezi siyasal özgürlüğe hukuka ve demokrasiye aykırı müdahalelerin olduğu;

Cumhuriyetin temeli olan laiklik ilkesinden uzaklaşıldığı, naslara, dogmalara göre yönetimsel kararları alındığı;

Kadın haklarını geriletmek isteyen çağdışı anlayışlara, tarikatlara prim verildiği;

Çevre ve doğa katliamlarının devam ettiği;

Çocuk istismarı, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin her geçen gün arttığı;

Kadını koruyan İstanbul Sözleşmesi'nden bir gece yarısı kararnamesiyle TBMM iradesi hiçe sayılarak Anayasa'ya aykırı bir şekilde çekilme kararı verildiği;

Cumhuriyet kazanımlarının, laik demokratik hukuk devletinin temelleri aşındırılarak kullanılmaz hale getirilmek istendiği;

Demokrasinin temeli olan; demokratik kitle örgütlerinin, sendikaların, meslek örgütlerinin bilimin, aklın ve adaletin sesi olarak bulundukları beyanlar ve itirazlar sebebiyle yürütme tarafından kriminalize edildiği ve düşmanlaştırıldığı;

Hukuk güvenliğinin kalmadığı, AİHM kararlarının tanınmadığı, Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığının tartışmaya açıldığı, hatta mahkemenin kapatılmasının dahi dillendirildiği;

Tüm bunları üreten mevcut anayasal sistemin hukuki, sosyal ve ekonomik krize yol açtığı;

Ve bunun mesleğimize yansıyan maddi, manevi çok ağır sonuçları görülmektedir.

Değerli meslektaşlarım;

Maalesef ki ülkemizde artık hukuk devleti ilkeleri yerle bir olmuştur. Hukukun üstünlüğü endeksinde 140 ülke arasında 116. sırada olmamız da zaten bunun kanıtıdır.

Ancak hukuk devletinin vazgeçilmez ilkeleri, devletin istediği zaman eğip büktüğü; kimi zaman yok saydığı, kimi zaman “ben yaparım, hukuk arkadan gelir” anlayışı ile uygulanan kavramlar olamaz, olmamalıdır. 1980'lerde ülkeye egemen olmuş “bırakın yapsınlar bırakın geçsinler” zihniyetli yöneticilerin “anayasa bir kere delinmekle bir şey olmaz” anlayışına güçlü tepki konulmaması sebebiyle gelinen noktada “anayasanın delik deşik edildiği” günleri yaşayıp duruyoruz.

Bunlara ilişkin itirazlarımız ise itiraz mercilerince dikkate bile alınmadan sadece durumun bizim tarafımızdan tarihe düşülen notları ve tespitlerinden öteye gidemiyor maalesef…

Tüm bunların sonucunda hukukun en önemli fonksiyonu olan devletin temeli ve birlikte yaşama güvencemiz olan adalet fonksiyonun işlevini yerine getiremediği, birlikte yaşama güvencemiz olan ADALETİN ağır yara aldığı ve adalete güvenin Cumhuriyet tarihinin en alt seviyesine indiği görülmektedir…

Değerli meslektaşlarım;

Adalet dediğimiz şey toplumun bir arada yaşamasına imkan sağlayan en kıymetli kavramdır. Adaletin olduğu yerde huzur, refah, sevgi, saygı, kalkınma, sükunet ve mutluluk vardır.

Ancak;

Adalet, devletin çıkarlarını korumak bahanesiyle haksızlık etmek değildir.

Adalet, tutuklamayı bir intikam aracı, toplumun sesini kesme aracı olarak kullanmak değildir.

Adalet, hak talep edenlere baskı uygulanmasına göz yummak değildir.

Adalet, yönetimin, egemen sınıfların istediği gibi yasaların eğilip bükülmesi demek değildir.

Adalet, önlenebilecek binlerce ölümü “kaza olarak”, “kader planı” olarak tarif edip sorumluluktan kurtulmak demek değildir.

Adalet, depremde yardım gitmeyen insanlara geç kaldık “hakkınızı helal edin” demek değildir.

Adalet, kör kayıkçının bile gördüğü hukuksuzluğa rağmen “İstanbul sözleşmesinden çıkmak” değildir.

Değerli meslektaşlarım

İşte tüm bu hukuksal ve siyasal iklimin ve krizlerin yansımalarını mesleğimizde de görüyoruz;

-Maalesef ki bu 5 Nisan'ı da “avukatlara yönelik fiili saldırıların vahim boyutlara ulaştığı, bağımsız savunmayı temsil eden avukatların yok sayılmaya, yargının kurucu unsuru olduğunun unutturulmaya çalışıldığı, gerek yasal düzenlemeler gerekse de fiili uygulamalarla mesleğin icra edilemez hale getirildiği görülmektedir.

Avukatlık mesleği bugün;

-İtirazlarımıza rağmen açılan hukuk fakültelerinin yarattığı nicelik sorununa eklenen nitelik sorunları ile beraber büyük bir maddi ve sosyal kriz içindedir.

-Stajını bitiren meslektaşlarımızın büyük çoğunluğu ofis açamaz, açsa da yürütemez, bağlı çalışacak ofis bile bulamayacak haldedir.

-Baromuzca açılan Barohan gibi sosyal projelerle gençlerimize umut olmaya ve bu sorunlara çare bulmaya çalışmaktayız. Ancak hatırlatmak gerek ki bu görev aslında bu kadar hukuk fakültesi açan devletin sorumluluğunda olan bir görevdir.

-Halen bağlı çalışan avukatlar düşük ücretlere çalışmakta ve iş güvencesinden yoksun bulunmaktadır.

-Yıllardır tüm çabalarımıza rağmen biriken sorunlara çözüm bulmak yerine avukatı iş yaparken daha da etkisizleştiren gerek adliye de gerekse tapu, nüfus müdürlüğü gibi kamu makamlarında kısıtlamalar ve uygulamalarla avukatı adliye ve işlev dışı alana iten bir anlayışla mücadele etmek zorunda kalmaktayız.

-Halen avukatlık asgari ücret tarifesinin 4'te biri gibi ücretlere CMK zorunlu müdafiliği yapmak durumunda kalmaktadır meslektaşlarım…

-Üstelik devletimiz tarafından Barolara gönderilen adli yardım ödeneklerinde artış yapılacak vaadine rağmen yeterli artış yapılmamış avukatlar geçen yıla göre daha işsiz, vatandaşımız da hak arama güvencesinden daha çok yoksun bırakılmıştır. Avukat meslektaşlarımız adli yardımdan kaynaklanan avukatlık ücretlerini maalesef ki bu sebepten aylar, hatta yıllar sonra alabilmektedir.

-Öte yandan avukatlık mesleğinin kamu hizmeti niteliği aşındırılmakta, temelinde 'savunma hakkı' ve 'hak arama özgürlüğü' olan avukatlık, toplumsal sorunlar ve etik değerlerden daha çok piyasa kuralları öne çıkarılarak yeniden yapılandırılmaktadır. Halkın yargıya erişim ve adil yargılanma hakkı da bu şekilde engellenmiş olmaktadır.

Bu ve benzeri birçok sorun ve bunların siyasi irade tarafından yasal ve ekonomik düzenlemelerle çözülemediği veya çözülmek istenmediği boğucu ve yakıcı bir ortam sebebiyle her ay bir meslektaşımıza yapılan bir saldırı veya bir meslektaşımızın intihar haberi ile karşı karşıya kalmaktayız.

Değerli meslektaşlarım

“Yasalar örümcek ağı gibidir, sinekleri ve diğer küçük böcekleri yakalamak için yapılmıştır ama büyük kan emicilerin yolunu kesmez” diyor Daniel Drew...

Evet, avukat olarak; Büyük kan emicilerin toplumun kanını emmesini engellemek için uğraşıyoruz. Ülkemizin arazilerinin, sularının, ağaçlarının, kamuya ait olan zenginliklerin çıkar uğruna yok edilmesine karşı duruyoruz biz…

Evet, avukat olarak; Var olan gerçeğe katlanmayı değil, ona itiraz etmeyi, değiştirmeyi; geçmişi unutmadan aydınlık bir geleceği hayal ediyoruz biz…

Evet, avukat olarak; Halkımızın, sadece avukatı değil, acısının dert ortağı, ufkunun rehberi, ekmek kavgasının yoldaşı, haklarının bekçisiyiz biz...

Evet, avukat olarak; Hukukun halkın aleyhinde kullanılmasına, üstünlerin hukukuna karşı duruyoruz biz…

Evet, avukat olarak; yasaların gerçeğe göre düzenlenmesini savunuyor, yasaların içinde olan fakat gerçekte bir türlü uygulanmayan herkes için eşitlik, özgürlük, adalet ilkelerini somut olarak insanımızla buluşturmak için çabalayanlarız biz...

Evet, avukat olarak, önlenebilir ölümlerin önüne geçemeyenlerin, neden oldukları sonuçlar için cezalandırılmalarını sağlamak için mücadele veren avukatlarız biz...

Değerli meslektaşlarım;

Tüm hukuksuzluklara karşı mücadele etmek için örgütlü olmak zorunluluktur. Bireysel bir çaba ile hiçbir şeyi nihayetlendiremez, toplumsal bir değer yaratılamaz. Bunu bilen iktidar sahipleri kendi değerlerini topluma dayatmak için tüm örgütlü yapıları tasfiyeye ve etkisizleştirmeye girişmiştir.

Meslek örgütümüz olan barolar da önce bölünmeye çalışılmış ancak güçlü dirençle karşılaşılınca, bu sefer de ekonomik olarak zorda bırakıp, adalet ve hukukun üstünlüğü gibi değerleri savunan baroların bu değerleri yeterince savunamaması amaçlanmıştır.

0/5 yaş kıdemindeki avukatlardan aidat alınmaması yasasının altında tam da bu yatmaktadır. Genç avukatların maddi hiç bir sorununu çözmeyen onlara yeni iş alanları ve refah yaratamayanlar onları açlıkla baş başa bırakıp, baro ile genç avukatın bağlarını iyice koparıp, onları örgütsüzleştirmeye ve yalnızlaştırarak tamamen kendine biat edecek bir hale dönüştürmeye, genç avukatları güvensiz ve etkisiz kılmaya çabalamaktadır.

Değerli meslektaşlarım;

Çiçero “savaşta yasalar susar” diyor. Sanırım bunca yasa tanımazlığın temelinde bu yatıyor. Çünkü laik, demokratik, sosyal hukuk devleti ile savaş edenler var. Ve bu savaşta yasalar bile bazen susuyor, susturuluyor.

Ve bizler bu suskunluk içinde sadece mesleğimizi, özgürlüklerimizi değil sağlıktan eğitime, barınmadan, yaşamın en temel haklarına kadar, haklarımızı da birer birer kaybediyoruz.

Buna bir turnusol kağıdı isterseniz baroda son 20 yıldan önce avukat olanların % 90'ının devlet üniversitelerinden gelenlerin oluşturduğunu şimdi ise neredeyse bu durumun tam tersi olduğunu yani parası olmayanın artık okuyamadığını, avukat ile hakim savcı arasındaki maddi ve sosyal hak uçurumunun yıllar içinde avukat aleyhine nasıl gerilediğini de hatırlatmak yeterlidir sanırım…

Değerli meslektaşlarım;

Avukatlar; hak arama özgürlüğünün, savunma hakkının ve hukuk devletinin en temel güvencesidir. Her fırsatta dillendirdiğimiz üzere bağımsız savunma, halkın savunma hakkının ve adil yargılanma hakkının güvencesidir.

Avukatların özgürlük, bağımsızlık ve geçinme kaygısı olmadan mesleğini icra edemediği, yargılama faaliyetine katılamadığı bir ortamda bağımsız ve tarafsız yargıdan, adil bir yargılamadan ve adil bir devlet düzeninden söz edilemez.

Ancak herkes bilmelidir ki tüm bunlara rağmen hukukçu-avukat, adaletsizliğe, hukuksuzluğa tüm gücüyle itiraz eden kişidir. Onun karakteri uzlaşı üzerine kurulamaz. Çünkü “haksızlıkla uzlaşı” adaletsizliğe kısmen de olsa boyun eğmektir.

Çünkü avukat adaletsizliğe, hukuksuzluğa direnmezse eninde sonunda bu hukuksuzluğun kapısına dayanacağını bilen mesleki varoluşunun anlamını ve mesleki sürdürülebilirliğini ancak hukukun üstün olduğu yerde gerçekleşeceğini bilen insandır. Bunu bilmeyenler zaten hukukçu değil iş takipçisidir.

Değerli meslektaşlarım;

Yaklaşan seçim sebebiyle Bursa Barosu'nca seçim hukuku ve güvenliği merkezi kurulmuş olup seçimlerde görev almak isteyen, seçimin hukuka uygun gerçekleşmesini takip edecek avukatlar, STK üyeleri ve vatandaşlarımıza yönelik eğitimler verilecek ve böylece seçimlerin adil, şeffaf, hukuka uygun gerçekleşmesine de baromuzca katkı koyulacaktır.

Değerli meslektaşlarım;

Tüm bu olumsuz koşullara rağmen bizler hak ve hukukun üstünlüğü mücadelesine devam edeceğiz. Çünkü bu mücadele sahip olduğumuz hem insani hem mesleki hem de tarih bilincinin bir sonucudur.

Biz hak mücadelesi verenler olarak tarihi izlemiyor, bu bilincin sonucu olarak bizzat tarihin hukukun üstün olduğu mecrada akması için çalışıyoruz.

Meslekten çıkar sağlamak ve yükselmek için hukuk ve meslek ilkelerini hiçe sayan, siyasi iradenin dümen suyuna göre hareket eden, mesleki dayanışmadan, birikimden uzak, kendi alanına yabancılaşmış hukukçulardan değiliz çünkü biz...

Avukatlık Kanunu'nun ikinci maddesinde ifade olan “Avukat her türlü hukuki meseledeki anlaşmazlıkları adalete ve hakkaniyete uygun olarak çözümlenmesini sağlamalıdır” diye tanımlanan “Adaletin hizmetinde, adalet ve hakkaniyete uygun olarak” mesleğini yapanlarız çünkü biz...

Tüm bu sebeplerle;

Bursa Barosu olarak haksızlığa boyun eğmeden, susmadan, cübbelerimizi kimsenin önünde iliklemeden kutsal savunma mesleğinin temsilcisi olan meslektaşlarımızın, 5 Nisan Avukatlar Günü'nü kutluyor,

Umudun ve mücadelenin hizasına yazdığımız adımızla Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi “hak kuvvetten üstündür” diyoruz.

Konuşmanın ardından avukatlar, saldırılarda katledilen, özgürlükleri ellerinden alınan meslektaşları için 30 dakikalık saygı nöbeti tuttu.

FOTOĞRAFLAR

PAYLAŞ

Diğer Haberler

Bursa Barosu Başkanı Av.Metin Öztosun Türkiye Barolar Birliği'nde gerçekleşen 59.Baro Başkanları toplantısına katıldı.

Bursa Barosu Başkanı Av.Metin Öztosun Türkiye Barolar Birliği'nde gerçekleşen 59.Baro Başkanları toplantısına katıldı.

Av. Sedat Kasrat vefat etti

Av. Sedat Kasrat vefat etti

Öztosun'dan Maden yasasına karşı eylem yapan İkizkoy muhtarı Nejla Işık ve köylülere dayanışma ve destek ziyareti.

Öztosun'dan Maden yasasına karşı eylem yapan İkizkoy muhtarı Nejla Işık ve köylülere dayanışma ve destek ziyareti.

Atatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şubesi Bursa Barosuna ziyaret gerçekleştirdi.

Atatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şubesi Bursa Barosuna ziyaret gerçekleştirdi.

Ortak Çevre Platformu Basın Açıklaması

Ortak Çevre Platformu Basın Açıklaması

Bursa Akademik Odalar Birliğinin Temmuz ayı aylık olağan toplantısı Baromuz ev sahipliğinde yapıldı.

Bursa Akademik Odalar Birliğinin Temmuz ayı aylık olağan toplantısı Baromuz ev sahipliğinde yapıldı.

ORTAK AÇIKLAMA "10 Temmuz Dünya Hukuk Günü"

ORTAK AÇIKLAMA "10 Temmuz Dünya Hukuk Günü"

Tahkim Günü etkinliği yapıldı

Tahkim Günü etkinliği yapıldı

HUKUKSUZLUKLARA ALIŞMAYACAĞIZ ! 

HUKUKSUZLUKLARA ALIŞMAYACAĞIZ ! 

Yankı Büyüksezer kira hukuku anlattı

Yankı Büyüksezer kira hukuku anlattı

Tiyatro Advocato'dan 20. yılda 20. oyun: Bir Efes Masalı sahnede

Tiyatro Advocato'dan 20. yılda 20. oyun: Bir Efes Masalı sahnede

Hukuk ve demokrasi şehitleri Göral ve Aksoy bu yıl da unutulmadılar

Hukuk ve demokrasi şehitleri Göral ve Aksoy bu yıl da unutulmadılar

TAHTALI'DA BETON SANTRALINA DAVA

TAHTALI'DA BETON SANTRALINA DAVA

Barolardan eşzamanlı tepki: Tüm Anadolu'yu, maden şirketlerinin sahası yapacaklar!

Barolardan eşzamanlı tepki: Tüm Anadolu'yu, maden şirketlerinin sahası yapacaklar!

Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu'ndan Bursa Valiliği'nin eylem yasağına dava

Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu'ndan Bursa Valiliği'nin eylem yasağına dava

Av. Ferruh Mehmet Şişmangil vefat etti

Av. Ferruh Mehmet Şişmangil vefat etti

Hukuku savunan avukatlara abluka

Hukuku savunan avukatlara abluka

"İflas İdare Memurluğu ve Tasfiye Uygulamalarında Karşılaşılan Sorunlar" konferansı gerçekleştirildi.

"İflas İdare Memurluğu ve Tasfiye Uygulamalarında Karşılaşılan Sorunlar" konferansı gerçekleştirildi.

AVUKATLIK FAALİYETİ SUÇ DEĞİLDİR!

AVUKATLIK FAALİYETİ SUÇ DEĞİLDİR!

SUSMAYACAĞIZ !  KORKMAYACAĞIZ ! BOYUN EĞMEYECEĞİZ !

SUSMAYACAĞIZ ! KORKMAYACAĞIZ ! BOYUN EĞMEYECEĞİZ !

Daha Fazlası

BARO

  • Tarihçe
  • Başkan
  • Yönetim Kurulu
  • Disiplin Kurulu
  • Denetleme Kurulu
  • Türkiye Barolar Birliği Delegeleri
  • Baro Meclisi
  • İlçe Temsilcilikleri
  • Bursa Barosu Personeli
  • Basın Kiti

MERKEZLER

  • Avukat Hakları Merkezi
  • CMK Eğitim ve Koordinasyon Merkezi
  • Çocuk Hakları Merkezi
  • Genç Avukatlar Merkezi
  • Kadın Hakları Merkezi
  • Staj Eğitim Merkezi

ESKİ SİTEMİZ

  • eski.bursabarosu.org.tr

KOMİSYONLAR

  • AB ve Dış İlişkiler Komisyonu
  • Arabuluculuk ve Alternatif Uyuşmazlık Çözümleri Komisyonu
  • Bilişim Hukuku Komisyonu
  • Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu
  • Edebiyat Komisyonu
  • Engelli Hakları Komisyonu
  • Hayvan Hakları Komisyonu
  • İnsan Hakları Komisyonu
  • İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Komisyonu
  • Mülteciler ve Yabancılar Hukuku Komisyonu
  • Sağlık Hukuku Komisyonu
  • Sigorta Hukuku Komisyonu
  • Sosyal Etkinlikler Komisyonu
  • Spor Hukuku Komisyonu
  • Spor Komisyonu
  • Tahkim Komisyonu
  • Tüketici Hakları Komisyonu

CMK

  • Tanıtım
  • Mevzuat
  • Bölge Temsilcilikleri
  • CMK Ödemeleri İle İlgili Kullanım Kılavuzu
  • Görevin İfasında Dikkat Edilmesi Gereken Asgari Kurallar
  • CMK Raporları Hazırlanırken Uyulması Gereken Konular
  • Vergi Daireleri ve Vergi Numaraları

ADLİ YARDIM

  • Tanıtım ve Amaç
  • Faaliyetler ve Duyurular
  • Mevzuat
  • Yapılanma
  • İşleyiş
  • Görevlendirme Listeleri
  • Adli Yardım Raporları
  • Formlar
  • Başvuru Sırasında İstenen Belgeler
  • Avukatlık Ücret Tarifeleri
  • Adli Yardım İletişim

GÜNDEM

  • Haberler
  • Duyurular
  • TBB Duyuruları
  • Basın Açıklamaları
  • Basında Bursa Barosu
  • Baro Medya

BİLGİ BANKASI

  • İzinli Hakimler Listesi
  • Avukatlık Ücret Tarifeleri
  • Hukuk Terimleri Sözlüğü
  • Formlar
  • Risk Analizi
  • Baro Levhası
  • Mevzuat
  • Sıkça Sorulan Sorular

BİZİ ARAYIN

  • 444 50 99
BURSA BAROSU

BURSA BAROSU

Kıbrıs Şehitleri Cad. Adalet Sarayı
G-Blok Kat:1 Osmangazi, Bursa
0 (224) 251 66 06
0 (224) 251 62 49
baro@bursabarosu.org.tr
bursabarosu@hs01.kep.tr

CMK SERVİSİ

0 (224) 272 50 44
0 (224) 272 50 67
0 (224) 272 13 73

ADLİ YARDIM SERVİSİ

0 (224) 223 28 23
0 (224) 223 51 29
0 (224) 223 49 21

MOBİL UYGULAMA

AppStore'dan İndir Goole Play'den İndir
© 2025 - BURSA BAROSU - Her hakkı saklıdır.
by VDR